Dakar Yunus Emre Enstitüsü, 2018'de Senegal Genelkurmay Başkanlığı ile yaptığı protokol kapsamında Senegal silahlı kuvvetleri personeline Türkçe kurs vermeyi taahhüt etmişti. Bu kapsamda 2018 yılında Senegal'de Cap Manuel askerî kışlası içinde Türkçe Eğitim Merkezi kurmuş ve aynı yıl eğitim-öğretim faaliyetlerine başlamıştı. 2019 yılında 34 kursiyerle işe başlayan Yunus Emre Enstitüsü, 2020 yılında da, Senegal Genelkurmay Başkanlığı'nın göndermiş olduğu 14 kursiyere, dokuz aylık bir Türkçe eğitiminden sonra katılım belgelerini törenle verdi.

2020 yılı 2. Dönem Türkçe kursuna iştirak eden 14 kursiyere A1-1, A1-2, A2-1, A2-2 ve B1-1 düzeyinde Türkçe kursu verildi.

Cap Manuel Askerî Kışlasında yapılan törene, Senegal Askerî Ateşemiz Albay Emrah Murat Yıldırım, Senegal Genelkurmay Başkanlığı Askerî Eğitim Şube Müdürü Albay Yahya Dıop, Senegal TİKA Koordinatörü Kenan Yiğit ve Senegal TMV Koordinatörü Ahmet Göcen katıldı.

Törende konuşan konuşmacıların ortak vurgusu; ''Türkçe kurslarının iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine katkı sağlayacağı, iki ülke ordularının eşgüdüm içerisinde çalışabilmesinin önünü açacağı ve iki ülkenin kültürel etkileşimde bulunabilmesinin ön şartının dilden geçtiği'' idi.

Albay Emrah Yıldırım konuşmasında Senegal’de kurulan "Türkçe Eğitim Merkezi" nin çok önemli bir model olduğunu, Senegal-Türkiye askeri ilişkilerinde önemli bir kilometre taşı olduğunu, bu merkezin ileriki yıllarda daha kapsamlı ilişkilerin geliştirilmesine vesile olacağını ifade etti.

Albay Yahya Dıop ise ''iki ülke arasındaki askeri ilişkilerin geliştirilmesinde ve ticari ilişkilerin geliştirilmesinde Türkçe öğrenmenin önemi'' ne vurgu yaparak Türkçe öğrenen askerleri tebrik etti.

Dakar Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Erdal Bolatkale ise, kursiyerlere hitaben konuşmasında "Bu kursun tek amacının Türkçe öğrenmek ya da öğretmek olmadığının hepimiz farkındayız. Biliyoruz ki, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi her şeyden daha önemlidir. Senegal ve Türkiye arasındaki ilişkilerin sizler sayesinde bir adım daha ileriye taşınacağından hiç şüphem yoktur. Sizler, Türk milletinin ortak paydası olan Türkçeyi öğrenmek suretiyle, Türkiye-Senegal arasındaki kültürel etkileşiminin tohumlarını ekeceksiniz. Arkanızdan gelenler ise fidan olacak. Bu fidan daha sonra gelenlerle büyüyüp tıpkı Baobab ağacı gibi köklü, güçlü ve sağlam bir ağaç olacak. İki ülke arasında daha da güçlü ilişkiler oluşacak. Yıllar sonra geriye dönüp baktığınızda “iyi ki Türkçe öğrendim” deyip tekrar tekrar gururlanacaksınız." dedi.